Baykal, Kılıçdaroğlu'nun ziyaretini değerlendirdi

| 3 Temmuz 2010 Cumartesi
Eski CHP Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun sınır bölgesini ziyaretinin çok doğal olduğunu söyleyerek, "Terör sorunu karşısında toplumun duyarlılığına tercüman olmak, ülkenin terörle mücadele kararlılığını göstermek, bu mücadelede hayatlarını kaybeden insanlarımıza desteğimizi ifade etmek hepimizin boynunu borcudur. Sayın genel başkan da bu doğrultuda görev yapmak üzere oraya gitti" dedi. Parti çalışmaları ile bir partilinin oğlunun düğüne katılmak için Antalya'ya gelen Baykal'ı hava limanında Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Akaydın, Muratpaşa Belediye Başkanı Süleyman Evcilmen, CHP İl Başkanı Özer Ahmet Ülken ve partililer karşıladı.

Havalimanı VIP Salonu çıkışında gazetecilerin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun sınır bölgesine ziyaretine ilişki sorularını yanıtlayan Baykal, ziyaretin çok doğal olduğunu söyledi.

Türkiye'de terör sorununun en temel konu olduğunu dile getiren Baykal, ''Terör sorunu karşısında toplumun duyarlılığına tercüman olmak, ülkenin terörle mücadele kararlılığını göstermek, bu mücadelede hayatlarını kaybeden insanlarımıza desteğimizi ifade etmek hepimizin boynunu borcudur. Sayın genel başkan da bu doğrultuda görev yapmak üzere oraya gitti'' dedi.

Bir an önce terör konusunda ciddi sonuçlar alacak bir politikanın ortaya konulmasına ihtiyaç bulunduğunu ifade eden Baykal, bu politikanın oluşturulması çalışmalarına da CHP olarak gerekli ilgiyi gösterdiklerini vurguladı.

CHP olarak bu konuda çok temel iddialar ortaya attıklarını belirten Baykal, Türkiye'de yaşanan gelişmelerin de CHP'nin bu konudaki fikirlerinin ne kadar doğru ve yerinde olduğunu ortaya koyduğunu savundu. Demokratik açılımı eleştiren Baykal, ''Terörle mücadele ciddi iştir. Türkiye maalesef bu iktidar döneminde terör karşısında ciddi, sorumlu tavrı sergileyememiştir. İktidar terörle laubali ilişkiler içine girmiştir'' diye konuştu.

Terörün gerektirdiği ciddi tavrın AKP iktidarı döneminde sergilenemediğini ileri süren Baykal, bu konularda köklü değişikliklere ihtiyaç bulunduğunu savunarak, ''Umarım onu da ararlar. CHP'nin bu konudaki tezleri bu arayışa en büyük yol göstericidir. Bu ziyaretler de çok doğaldır'' dedi.

Davutoğlu'nun görüşmesi

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun, İsrail Sanayi ve Ticaret Bakanı ile yaptığı görüşmeye ilişkin soru üzerine Baykal, bu politikanın başından sonuna büyük yanlışlıklarla dolu olduğunu savundu.

''Türkiye Mavi Marmara organizasyonunu yüzüne gözüne bulaştırmış, bunun altında kalmıştır'' diyen Baykal, ortada hala hesap sorulmamış 9 tane cenaze bulunduğunu vurguladı. 9 Türk vatandaşının Akdeniz havzasında saldırıya maruz kaldığını, Türk gemisi Mavi Marmara'nın kaçırıldığını ve geminin geri alınamadığını ifade eden Baykal, şunları kaydetti:
''Bu tablo karşısında Türkiye boş sözler söylemek, nutuk atmanın ötesinde etkin bir politika geliştirememiştir. Bu anlamsız, sonuç verici olmayan nutuklar, boş sözler tabloyu daha da sıkıntıya sokmuştur. Daha da gerginlik yaratmıştır. Şimdi bu gerginliği artık sürdürmenin mümkün olmadığı öyle anlaşılıyor ki hükümet tarafından anlaşılmıştır. İşin özüne ilişkin ilişkin hiçbir somut gelişme olmadığı halde hükümet, İsrail Hükümeti özür dilemediği, gemileri sevk etmediği, tazminat vermediği, ambargoyu kaldırmadığı halde muhatap alarak temaslara başlamıştır. Bu yeni tabloya intibak etmek daha önceki o nutuklarda kendisine gösteren siyasi kararlıktan, anlayıştan çıkılmakta olduğunu, siyasal ilişkilerin doğallaşmaya başladığını bize göstermiştir. Sıkıntı da Türkiye'deki tepki de bundan kaynaklanmaktadır. Ortada hesabı görülmemiş 9 tane cenaze var. Çok açık bir korsanlık var. Bunun gereğinin yapılmasını sağlamadan Türkiye'nin hükümet düzeyinde ikili ilişkilere yönelmesi bu konuyu hazmetmeye başlaması anlamına gelir.''

İsrail Hükümeti'nin yaptığını telafi etmesi, özür dilemesi ve hesap vermesi gereken bir durumun olduğunu, bunların hiçbirisi yapılmadan, Türkiye'nin rica etme durumuna getirildiğini iddia eden Baykal, şöyle konuştu:
''Nerede kaldı o sözler? Başbakanın nutukları... Bu çelişki Türkiye'yi rencide etmektedir. Dış politikamızda ciddi güvensizliğin, kırılmanın, en yüksek perdeden konuşurken, birden gizli gizli buluşup temas kurmanın mümkün olduğu görülmüştür. Türk dış politikası caydırıcılığını kaybetmiştir. Bize reva görülen bu haksızlıkları seyrettiğimiz için politikamız caydırıcılığını kaybetmiştir. Çok yüksek perdeden, iddialı sözler söyleyip, o sözlerin geriğini yapmadığını için dış politikamız caydırıcılığını yitirmiştir. Böyle olduğu halde ilişkileri normale çekmek için gereken adımları atabileceğimiz görüldüğü için dış politikamız inandırıcılığını, caydırıcılığını maalesef ciddi oranda bu İsrail olayında yitirmiştir.''

Başörtüsü açıklaması

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun başörtülü üniversite öğrencilerine ilişkin açıklamalarıyla ilgili bir soru üzerine de Baykal, ''Bu konularda bizim politikamız ortadadır. Bu konuların bir siyasi gerginlik konusu haline dönüştürülmemesi gerekir. Bu konular toplumun bir ortak tercihi olarak siyaset gündeminin dışına düşmüş idi. Bu tabloyu değiştirmemek lazım. Siyasi gerginlik, siyasi tartışma konusu haline dönüştürmemek bu konunun çözümü için yapılabilecek en doğru yaklaşımdır'' dedi.

Baykal, daha sonra Konyaaltı Caddesi'ndeki evine geçti ardından da partililerle birlikte yemek yedi. Burmeh yaza lida fx15 biber hapı ile formda girin sitesi olarak Cumhuriyet'ten alıntı yaptık.

0 yorum:

Yorum Gönder